Eğitim Araştırmaları
Araştırma Yöntemleri ve Tasarımı

"Sınıfta Otorite" Nedir?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Teori, İdeoloji ve Araştırmayı Gözden Geçiren Bir Çalışma (Review)

Review of Educational Research
March 2007, Vol. 77, No. 1, pp. 4–27
DOI: 10.3102/003465430298489
Understanding Authority in Classrooms:
A Review of Theory, Ideology, and Research
Judith L. Pace
University of San Francisco
Annette Hemmings
University of Cincinnati

Otorite sınıf ortamının çok iyi anlaşılmamış ve sorunlu bir temel bileşenidir. Sınıfta Otorite 'yi iyi anlayabilmek için sosyal kuram, eğitim ideolojisi ve nitel eğitim çalışmalarını gözden geçirmek gerekir. Sosyal kuramlar otoriteyi meydana getiren bileşenleri anlamak açısından çok yararlı analitik araçlar olmakla birlikte bu kavramın değişkenlik ve bağlamsal etkilerini açıklamakta yetersizdirler. Eğitim ideolojisi tartışmalarıysa otoriteyle ilgili politikaları şekillendiren reform gündemleri, tarihsel bağlamlar ve konulara ışık tutarken deneysel gerçekleri gözardı etmektedir. Diğer yandan nitel çalışmalar sınıfta varolan zorluklar hakkında deneysel veriler ve analizler sunarken, birkaç istisna dışında otorite konusu üzerinde durmaz. Sonuç olarak günümüz öğretmenleri, politikacıları ve araştırmacıları için kritik bir nokta olan sınıf içi otorite konusunu sosyal bir inşa olarak ele alan çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.


 

Bilgi Felsefesi Nedir?

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Epistemoloji, bilginin doğası, kapsamı ve kaynağı ile ilgilenen felsefe dalıdır. Bilgi felsefesi olarak da adlandırılmaktadır.

İlk çağlarda Thales gibi filozoflar metafizik ile ilgileniyorlardı. Evrenin salt maddesinin bulunması temel bir amaç olmuştu. Ama bu konularda herkesin vardığı farklı fikirler, fikirler arasındaki çelişkiler filozofların insana, dolayısıyla akıl ve bilgiye yönelmesine yol açtı. Bu da insanın bilgilerinin doğruluğunun sorgulanmasına neden oldu. Böylece bilgi felsefesi doğmuş oldu.

Terimler değişiktir: episteme, bilgi ve gnosis, bilim ve logos, öğreti kelimelerinden epistemoloji, bilgibilim ve gnoseoloji, bilginin bilgisi terimleri; bilgikuramı (theory of knowledge) anlamında kullanılır, bazen philosophy of knowledge, bilgi felsefesi olur. Bilginin doğasını, kaynaklarını, kökenlerini, değerini araştırır. Bilgisizliğin ne olduğunu araştıran bilgi dalına agnoioloji denir. Bilgisizlik örtüsü kavramıyla cehaletbilimi ilgilenmektedir. Platon'un bilgi nazariyesinin (kuramının) yetersizliği 1963'de Edmund Gettier tarafından kanıtlanmıştır. Aynı dönemde Michel Foucault, bilginin kazıbilimini, bilgi ve iktidar biçimlerini araştırmıştır.

Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Bilgi_felsefesi

 

Bilimsel Yöntem Nedir?

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Fen bilimlerinde, yeni bir bilgi edinmek için kullanılan yaklaşım tarzı, yöntemdir. Bilim adamları bu yöntemle, zaman içinde bilgilerin üst üste binmesiyle evrendeki olayların doğru ve güvenilir bir betimlemesini yapmayı amaç edinirler.

Bilimsel yöntem, en basit haliyle aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

  1. Evrendeki bir fenomenin gözlemlenmesi
  2. Bu fenomene dair, gözlemler ile tutarlı, ancak kesin olmayan, hipotez adında deneysel bir açıklama getirilmesi
  3. Hipotezin tahminlerde bulunmak için kullanılması
  4. Tahminlerin deneylerle veya ek gözlemlerle test edilmesi ve sonuçlar ışığında hipotezde gerekli değişikliklerin yapılması
  5. (3) ve (4) numaralı adımların hipotez ve deney arasında tutarsızlık kalmayana kadar tekrarlanması
Resim:Bilimsel yöntem.png

Tam tutarlılık sağlandığı zaman hipotez, gözlemlerin açıklanabilip yeni akıl yürütmelerin yapılabileceği bir kuram haline gelir. Böylelikle bir fenomen türünü açıklayan kolay anlaşılır ve tutarlı bir önermeler grubu oluşturulmuş olunur.

Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Bilimsel_y%C3%B6ntem

 

Bilimsel Araştırma Nedir?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

bilimsel araştırma, insanın algıladığı olgular hakkında sahip olduğu bilgisini artırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek için gerekli olan süreç ve teknolojileri geliştirebilimek için gerçekleştirdiği bilgi üretim etkinlikleridir. Bilimsel araştırmalarda bilgi üretmek için bilimsel araştırma yöntemleri kullanılır.

Bilimsel araştırma bir çok yöntem ile gerçekleştirilebilir. Bu yöntemler içinde yer aldıkları ontolojik, epistemolojik ve metodolojik paradigmalara göre çeşitli veri toplama, veri çözümleme ve veri değerlendirme sistemlerine sahiptirler. Bu sistemler bilgi felsefesi tartışmaları sonucunda zamanla oluşmuş sistemlerdir. Üretilen bilgi kendisini üreten sistemin dahil olduğu paradigma ile birlikte anılır.

Bilimsel araştırma ile üretilen bilgi yayınlanmadan bilimsel sayılmaz. Dolayısıyla bilimsel araştırma bilimsel araştırma yöntemi kavramı ile sıkı sıkıya bağlı olduğu kadar bilimsel yazım, bilimsel topluluk, meslektaş değerlendirmesi ve bilimsel yayın kavramları ile de sıkı sıkya bağlıdır. Bilimsel olarak nitelenmeyen bir yayındaki bilgi bilimsel bilgi olarak değerlendirilmez. Bilimsel yayınları diğer yayınlardan ayıran ise bu yayınlardaki bilginin "bilimsel yazım kuralları" ile belgelendirilip ilgili "bilimsel topluluk" tarafından "meslektaş değerlendirmesi"ne tabi tutulmuş olmasıdır.

Bilimsel yazım, bilgilerin standart bir dille belgelendirilmesini garanti altına almak için bağımsız kurullarca oluşturulan ayrıntılı yazım kurallarına göre yazma biçimidir. Bir bilim dalındaki tüm bilginlerin oluşturduğu topluluğa bilimsel topluluk denir ve bu topluluk yayınları meslektaş değelendirmesi denen objektif bir değerlendirme sürecinden geçirerek yayındaki bilginin azami surette "hakiki" olmasını sağlamaya çalışır.

Bilimsel araştırma hiç bitmeyen bir süreçtir. Üretilen bilgi hep yeni soru ve sorunları da beraberinde getirir. Dolayısıyla bililmsel topluluk hiç bitmeyen bir süreçte araştırmalarına devam ederek insanlığı bilgi dağarcığını genişletir. Bu süreç yeni bilgi üretim süreci olduğu kadar aynı zamanda yeni bilim adamı yetiştirme sürecinin de bir parçasıdır. Böylece bilimsel araştırma bilimsel topluluğun devamını da sağlar.

 

Eğitim Tarihi Araştırmaları bir taraftan tarih araştırmalarına benzemekle beraber diğer yandan eğitim araştırmalarına benzer. Ancak gerçekte eğitim tarihi araştırmaları hem yöntem hemde araştırma soruları yönünden her iki disiplindende farklı olarak kendi başına ayrı bir disiplindir ve bir çok yönden yabancı bir alandır.

Eğitim tarihçileri çalışmalarının sonuçlarını her zaman güncel eğitim araştırmaları bünyesine bağlamaya çalışırlar. Araştırma alanları her zaman eğitimin içerisindedir ve tarihsel araştırmalara göre günümüzle daha fazla ilişkilidir ve bulgularını günümüzle bütünleştirmeye çalışır. Birçok eğitim tarihçisi ilgili okul reformu tarihi incelenmeden okul reform girişimlerinin etkili olamayacağını savunur. Tarihten gerekli dersleri almadan yenilikler yapamayacağımızı söylerler.

 

Eğitim Tarihinde Önemli 3 Tartışma Konusu

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

  1. Önemli olan nedir?
  2. Değerli olan nedir?
  3. "Gerçek" tarih nedir?

 

Historiografi nedir?

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Tarihsel araştırma ve yazımda kullanılan tekniklerin incelenmesidir. İyi bir tarihsel araştırmacı ulaşılabilir tarihsel veriler kadar alanın historigrafisinide bilmelidir. Yani örneğin aynı alanda çalışan diğer tarihçilerin argümanları, o alanı şekillendiren güçlerin neler olduğu, o alanda etkili olan politik ve sosyal hareketler ve o alanda kimin çıkarlarına hizmet edilip hangi kesimlerin çıkarlarının gözardı edildiği veya geri planda kaldığı çok iyi bilinmelidir(Fuller, 1982; Theobald, 1996). Tarih bilgilerimizi şekillendirmede özel tarihsel bilgiler ve tarihsel araştırma yöntemleri kadar bu historiografik tartışmalarda etkilidir(De Marrais, 2004; pp. 33)

Tarih kitablarının içeriklerindeki değişiklikler, tarihsel yazımın doğasındaki değişimi ve tarihin yeniden yazıldığını göstermektedir. Tarih, tarihi yazan tarihçi kadar, yazıldığı dönemdeki yaklaşımlardan etkilenir.

 

Tarihsel Araştırmalarda 3 Temel Nokta

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

  1. Tarih gerçeklerin yan yana getirilmesinden daha fazla olan birşeydir.
  2. Tarihsel anlatım; tarihçinin sorduğu sorular, kullanılan teoriler ve geliştirilen argümanla belirlenir.
  3. Kullanılan tarihsel verilerin doğası ortaya çıkacak yorumu şekillendirir.
Sonuç olarak toplanan tüm veriler gerçek dahi olsa yazılabilecek tarih bir tane değildir. Tarih aslında ulaşılabilen kaynaklardan toplanan verilerle geçmişin yorumlanmasıdır. Bu yorumu yapan kişide tarihçidir. Aslında tarihçiler yazmadığı sürece ortada bir tarih yoktur ve tarih olarak bildiğimiz şey geçmişteki olayların bize yorumlanma biçimidir(De Marrais, 2004 pp 33).

 

Özel Durum Çalışması Nasıl Yürütülür?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Araştırma sahası seçilir:

Araştırmacının amacı sahada dönen herşeyi incelemek değil, sadece özel bazı konu, sorun yada noktalara odaklanmaktır. Araştırma sınırları çalışmadan önce belirlenmelidir. Sınırlar koymanın bir yolu araştırma problemleri* kullanmaktır. Bu sorular çalışma boyunca amacımıza odaklanmamızı sağlayacaktır. Yin (1994) özel durum çalışmasına başlamadan önce "özel durum" un tanımlanması** gerektiğini söyler. Bu özel durum bir birey, grup, okul, bir program, bir programın içeriği, bir program hakkındaki kararlar, bir programın uygulanma süreci veya kurumsal değişim olabilir. "Özel Durum" tanımlandıktan sonra yapılması gereken iş "Analiz edilecek birim" i belirlemektir. "Analiz Edilecek Birim", özel durum çalışmasındaki veri kaynağımızdır. Sınırlama sürecinde karar verilmesi gereken bir diğer konuda çalışma süresi***dir. Özel durum çalışmaları genelde yıllarca gözlenebilecek dinamik konuları ele alır. Bu yüzden çalışmanın başında çalışma amacına uygun bir zaman sınırı konmalıdır.

Araştırma Problemleri:

Çalışmanın başında tanımlanan özel durum çalışması, araştırma problemleri ve çalışma süresi çalışma boyunca katı bir şekilde korunmalıdır. Çalışma esnasında ortaya çıkan başka çekici konular, sorunlar veya temalar yüzünden hedeften sapmamak için sürekli asıl tanım, problem ve süreye yeniden odaklanmak gerekecektir. Stake (1995) özel durum çalışmasının en büyük tehlikesinin bu tür cazibelere yenilmek olduğunu söylemiştir.

Araştırmacı yukarıda belirtilen üç noktada (araştırma problemleri, tanımı ve çalışma süresi) katı ve odaklı olmakla birlikte bu sınırlar içerisinde ortaya çıkabilecek yeni, sıradışı ve özgün gelişmelerede olabildiğince açık ve esnek olmalıdır. Bu dengeyi araştırma problemleri sağlar. Araştırma problemleriyse ancak bolca okuma ile oluşturulabilir. Yin (1994) yeni yetme araştırmacıların literatürü yanıtlar için, deneyimli araştırmacıların ise daha keskin ve belirgin sorular için taradığını ifade etmiştir.

Çoğu özel durum çalışması arkaplan araştırmasıyla şekillenen en genel problem ve bu probleme odaklı 15-20 soruluk bir alt problemler listesiyle başlar. Bu sorular zamanla daraltılarak 3-4 soruya indirilmelidir. Özel durum çalışması evrimsel bir süreç olduğu için bazı yeni alt problemler benimsenip eski bazı alt problemler değiştirilebilir. Ancak temel araştırma probleminin odağından sapmamak gerekir. Araştırma yürütülürken başlangıçta planlanmayan bir şey ortaya çıkacak olursa araştırmacının hedeften sapmadan bu yeni durumlara uyum sağlaması gerekir. Bu dinamik yaklaşımla çalışmanın odağı korunurken araştırma problemlerinin uyarlanmasıda mümkün olur (Patton ve Westby, 1992).


 

Özel Durum Çalışması Nedir?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Özel Durum Araştırması ile bir grup insan, konu, sorun veya programın yakından incelemesi yapılabilir. Bu araştırmalar öğrenci deneyimleri, bir okul reformunun etkileri yada bir eğitim programının niteliklerini araştırabilir. Ancak seçilen konu içerik ve karakter bakımından özgün olmalıdır(Marrais, Lapan, 2004). Özel durum çalışmaları çok karmaşık bazı durumlarda karar verme mekanizmalarına bilgi vermek veya sebep-sonuç ilişkilerini açıklamak için kullanılabilir(Yin,1994).

Özel Durum Çalışması x Etnografi
Etnografiyle karşılaştırıldığında özel durum çalışmasının daha kısa bir zaman diliminde (birkaç haftadan 1 yıla kadar), daha odaklı sorulara derinlemesine yanıtlar ve yorumlar aradığı görülür.
Etnografi çalışmaları ise çok daha uzun sürelerde çok daha geniş sorular sorar, uygulama ve inançları gözlemleyip inceleyerek, kültürel yorumlar yapar.

Özel Durum Çalışması x Biyografi-Tarihsel Çalışma
Biyografi veya Tarihsel Çalışmalardan farklı olarak özel durum araştırmaları güncel durumları anlamaya ve aydınlatmaya çalışır.

Özel Durum Çalışması x Deneysel Çalışma
Özel durum çalışmaları deneysel çalışmaların aksine genelleme amacıyla değil, her özel durumun kendisine has bağlamında özgün olduğunu göstermek amacıyla yürütülür. Bu çalışmalarda özel bir durumdaki yeni ve sıradışı etkileşimler, olaylar, yaklaşımlar, inançlar, yorumlar, bilgiler, açıklamalar ve neden-sonuç ilişkileri ortaya çıkartmaya çalışılır.

Özel Durum Çalışması x Değerlendirme Çalışması
Özel durum çalışmaları genel olarak araştırmadan çıkartılacak sonuç, yargı ve değerleri okuyucuya bırakır. Değerlendirme çalışmaları ise araştırmanın sonucuda bir yargı, eleştiri ve değer biçme yapar. Değerlendirme çalışmaları genelde birden fazla araştırmacı tarafından yürütülür ve uzmanlık gerektirebilir.


 

Fidelity to Implementation: Uygulamanın Aslına Uygunluğu

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Program uygulamasının aslına uygunluğunu(fidelity to implementation) araştırmanın amacı, deneysel çalışmalardaki uygulama kriterlerini daha işlevsel hale getirip daha iyi ölçebilmektir. Ancak şu anda, tüm müfredat uygulamalarında kullanılabilecek evrensel bir aslına uygunluk aracı yoktur. Ayrıca K-12 program araştırmalarında aslına uygunluğu inceleyen çalışma sayısıda çok azdır. Aslına uygunluk iç geçerlilik(efficacy) ve dış geçerlilik(efficiency) çalışmalarında ayrı tanımlanmalıdır. Bir program uygulamasının istatistiksel gücü başlıca üç etkene dayanır:

  1. Güvenirli ve geçerli ölçütlerin kullanılması
  2. Uygun tasarım ve örneklem kullanımı
  3. Aslına uygunluğun dikkatle değerlendirilmesi
Bu üç etkende laboratuar şartlarından(efficacy araştırmaları) çıkarılıp gerçek sahasına(efficiency araştırmaları) taşındığında zayıflamaktadır (O'Donnell, C. L. , 2008).

 

Müfredat ve Müfredat Uygulamasının Aslına Uygunluğu

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Bir müfredat uygulama çalışmasının iç ve dış geçerliliğini sağlamak için uygulamanın aslına uygunluğunun ölçülmesi ve başarı çıktıları ile ilişkilendirilmesi gerekir (O'Donnell, C. L. ,2008).

 

Ex post facto

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

ex post facto

 

ÖRNEK NİTEL ARAŞTIRMA SORULARI

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

1. Katılımcılar araştırdığım kültür hakkında ne biliyorlar?
2. Katılımcılar deneyimlerini sınıflandırmak için hangi kavramları kullanıyorlar?
3. Katılımcılar bu kavramları nasıl tanımlıyorlar?
4. Katılımcılar deneyimlerini açıklamak için hangi halk inanışlarını kullanıyorlar?
5. Katılımcıların kültürel açıklamalarını, meslektaşlarımın anlayacağı kültürel tanımlara nasıl dönüştürebilirim?

 

NİTEL ÇALIŞMANIN TEMEL VARSAYIMLARI

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Epistomoloji
Gerçeklik karmaşıktır, birden fazladır, sosyal inşadır ve holistiktir.
Araştırmacı - Katılımcı İlişkisi
Bilen ve bilinen etkileşim halindedir, birbirinden ayrılamaz.
Genelleme Olasılığı
Zaman ve bağlam sınırlı hipotezler mümkündür(idiografik).
Nedensellik
Sebep ve sonuç olarak düşünülen şeyler ayrılmaz bir bütünün parçalarıdır. Bu yüzden sebepleri sonuçlardan ayırmak imkansızdır.
Değerler, Etik
Katılımcılara “denek” olarak bakılmaz. Araştırma etik değerlerle yüklüdür.

 

NİTEL ARAŞTIRMALARDA KALİTE KRİTERLERİ

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

İnanılırlık(Credibility)
Katılımcıların anlattığı gerçeklikle, araştırmacının ifade ettiği gerçekliğin örtüşmesi. Nicel araştırmalardaki karşılığı iç geçerliliktir.
Kullanılabilecek doğrulama yöntemleri şunlardır:
1. Harmanlama
2. Katılımcıların teyidi
3. Uzun süreli etkileşim
4. Derinlik odaklı veri toplama
5. Uzman incelemesi

Aktarılabilirlik(Transferibility)
Beş benzer durumlarda da geçerli olabilme. Nicel araştırmalardaki karşılığı dış geçerliliktir(genellenebilirlik).
Kullanılabilecek doğrulama yöntemleri şunlardır:
1. Ayrıntılı betimleme
2. Amaçlı örnekleme

Tutarlılık(Dependability)
Verilerin zaman içerisindeki değişmezliği, yöntemlerin tekrar izlenebilirliği. Nicel araştırmalardaki karşılığı iç güvenilirliktir(nesnellik).
Kullanılabilecek doğrulama yöntemleri şunlardır:
1. Tutarlılık incelemesi.

Doğrulanabilirlik(Confirmability)
Dışarıdan uzman görüşü yoluyla veya farklı veri kaynakları ile ulaşılan sonuçların teyit edilmesi. Yani bu enstrümentasyon bu sonuçlara götürebilirmi. Nicel araştırmalarda karşılığı dış güvenilirliktir.
Kullanılabilecek doğrulama yöntemleri şunlardır:
1. Doğrulama incelemesi

 

NİTEL VERİ TOPLAMA YÖNTEMLERİ

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Etkileşimli Mülakat
İnsanlardan sözlü olarak bir fenomene ilişkin deneyimleri sorulur.

Yazılı Mülakat
İnsanlardan yazılı olarak bir fenomene ilişkin deneyimleri sorulur.

Gözlem
Sözel ve sözel-olmayan davranışların gözlemler yoluyla açıklanması.

 

NİTEL ARAŞTIRMALARIN GÜÇLÜ ve ZAYIF YÖNLERİ

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Güçlü Yönleri
1. Araştırılan konu hakkında çok zengin, derin ve ayrıntılı bilgi sunar.
2. Araştırılan problemleri mevcut bağlamları içerisinde açıklar.
3. Sosyal fenomenlerin karmaşık, tekil ve bütünsel yapısına daha uygundur.
4. Araştırmaya değerler açısından daha hassas yaklaştığı için daha etiktir denilebilir.
5. Araştırmacıyı araştırma konusundan ve bağlamından ayırmaz.
6. Zaman ve bağlama bağlı, daha gerçekçi genellemeleri olanak sağlar.

Zayıf Yönleri
1. Araştırılan konu hakkında sayısal bilgiler veremez.
2. Araştırılan problemleri sebep-sonuç ilişkileri içerisinde açıklayamaz.
3. Fenomenlere basit ve ayrıştırılabilir olarak bakmaz.
4. Öznel değerlerden yoksun nesnel hesaplamalara olanak sağlamaz.
5. Araştırmacıdan bağımsız araştırma yürütülemez.

6. Zaman ve bağlamla kayıtlı olmayan genellemeler yapamaz.

 

NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Özel Durum Çalışması
Belirli bir fenomene ait tek bir örneği(özel durum) derinlemesine inceleyerek fenomene ışık tutmaya çalışan araştırmalardır. Bu özel durum bir şahıs, olay, grup yada kurum olabilir.

Kuram Geliştirme
Bir katılımcı-gözlemci tarafından toplanan yazılı ve sözlü havuzundan tümevarım yoluyla kuram geliştirmek için yürütülen bir çalışmadır.

Fenomenoloji
Bilinç yardımıyla ortaya çıkan deneyim yapılarını başka disiplinlere ait kuramlar, varsayımlar veya düşüncelere bakmadan açıklamak için gerçekleştirilen çalışmalar.
Etnografi
Toplumlar veya kültürler gibi sosyo-kültürel fenomenlerin anlamlarını, saha içerisinde yakın gözlem yoluyla açıklamaya çalışan araştırmalardır.

Tarihsel Araştırmalar
Güncel olayları açıklayabilmek veya gelecekteki olayları tahmin edebilmek için geçmiş olaylara ait verilerin sistematik bir biçimde toplanması ve sebeb-sonuç ve eğilim ilişkilerinin açıklanmasıdır.

Doküman Analizi
Literatürden alınan veya geliştirilen bir ölçeğe göre bir dokümanın içeriğinin analiz edilmesidir.

 

Güvenilirlik Nedir?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Güvenilirlik hakkında çeşitli tanımlar yapılmasına karşın, üzerinde en çok fikir birliği bulunan özelliği tutarlılıktır. Yani enlemesine ve boylamasına(zaman, mekan veya başka yönlerden) birden fazla durumda benzer sonuçlar göstermektir.

Belirli bir araştırmanın güvenilirliğinden bahsedilebileceği gibi kullanılan enstrümentasyonun güvenilirliğinden de bahsedilebilir.

 

Geçerlilik Nedir?

Posted In: , . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

Literatürde geçerlilik hakkında çok çeşitli tanımlar vardır. Benim düşünceme göre, kullanılan enstrümentasyonun* araştırılan problem durumuna uygunluğu olarak tanımlanabilir.

* enstrümentasyon: araştırma felsefesi, araştırma yöntemi, örneklem, veri toplama araçları ve veri analiz yöntemlerinin oluşturduğu bütün.

Serhat AYDIN

 

Eleştirel Teori ve Eğitim Araştırmaları

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

En basit anlamıyla "bakış açısı" olarak ifade edilebilen paradigma, belirli bir zamanda belirli bir yerde en doğru olarak kabul edilen yaklaşımdır. Yeni gelişmeler her zaman paradigmayı sarsar ve geçerliliğini test eder. Yavaş yavaş yıpranan paradigma bir süre sonra daha doğru ve geçerli kabul edilen başka bir paradigmaya yerini bırakır.

Her alanda olduğu gibi eğitim araştırmalarında da çok hızlı gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmeler geçen çeyrek asırda pozitivist(nicel yaklaşım) ve post-pozitivist(nitel yaklaşım) araştırmacılar arasında uzun paradigma savaşları yaşanmasına neden olmuştur. Bu savaşlar bir tarafın diğer tarafı yenmesiyle sonuçlanmamış, her iki görüşün savunucuları diğer görüşü kabullenmek zorunda kalmışlardır.

Eleştirel Teori ise bu her iki paradigmayı da bazı yönlerden eleştirmektedir. Örneğin; sosyal yaşamın genellemeler ve tahminler doğrultusunda açıklanamayacağını ileri sürerek pozitivist yaklaşımı, eleştirel olunmadan bireylerin öznel anlamalarının kabul edilmesinin ise mümkün olamayacağını ileri sürmekle de post-pozitivist yaklaşımı eleştirmektedir. Eleştirel Teorinin öncülerinden Habermas'a göre pozitivizm, genellemeler ve tahminlerle nedensel açıklama yapmaya çalışırken, post-pozitivizm yorumlama ile öznel deneyimleri anlamaya çalışır. Eleştirel Teori ise eleştiri ve özgürlük ile muhakeme yapmaya çalışır.

Eğitim Açısından Eleştirel Teorinin Amaçları

  1. Eğitimdeki güç ve baskı ilişkilerini ortaya çıkarıp özgürleşmenin önünü açmak.
  2. Eğitim içerisindeki gerçekler ve bu gerçeklere ilişkin açıklamalar getiren pozitivist ve post-pozitivist teorileri eleştirerek zayıf yönlerini göstermek.
  3. Teorici ve uygulamacı yaklaşımlarını baskısından kurtularak teori ve uygulamayı birleştirerek özgürleşme.

Eğitimde Eleştirel Teori Nasıl Yansımaktadır?

  1. Birbirinden ayrılmış ve bir alanda uzmanlaşmış disiplinleri kapitalist sistemin bir dayatması olarak gördüğü için kendisini özel bir disiplin olarak tanımlamaz.
  2. Kendiside dahil eğitimle ilgili tüm yaklaşımları eleştirir ve bu yolla özgürlüğe ve gerçeğe ulaşılabileceğine inanır.
  3. Grupların birey üzerindeki baskılarını sorgular.
  4. Gerçekliğin hem ortaya çıkarıldığını hem de inşa edildiğini savunur.
  5. Fabrika üretimi ve endüstri mantıklı ampirik nicel yaklaşımların öğretmen üzerindeki teorik dayatmalarına karşı çıkarak araştırmacı öğretmen yaklaşımını savunur.
  6. Merkeziyetçi program hazırlama çabalarının baskısına karşı çıkar ve programın araştırmacı öğretmenlerin çabalarıyle oluşturulması gerektiğini söyler.
  7. Nicel yaklaşımın sonucu olan genelleme ve teorik hakimiyetle yapılan teftiş sistemini eleştirir.
  8. Okul ve Sistemin yani "öğretme" nin, öğrenme üzerindeki baskısını eleştirir ve deneyimsel öğrenme yaklaşımını destekler. Lewin, Dewey ve Piaget'in kurduğu ve Illich ve Kolb gibi araştırmacılar tarafından sürdürülen deneyimsel öğrenme yaklaşımı deneyimi; algı, bilinç ve davranışla birleştirir.

ELEŞTİREL KURAM VE AKSİYON ARAŞTIRMASI ARASINDAKİ BENZERLİKLER

  1. Her ikiside gelenek, bürokrasi ve paradigmaların hakim olan baskılarını sorgular.
  2. Nicel geleneğin bir uzantısı olan "teori baskı" sına karşı çıkar ve teoriyle pratiği birleştirir.
  3. Her ikiside statükonun eleştirilmesi için güzel bir araç sunar.

 

Nitel Araştırma Yöntemleri

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

A. ETNOGRAFİK ARAŞTIRMALAR

  1. Eğitim araştırmalarında çok fazla kullanılmaz.
  2. Dışarıdan gözlem söz konusu değildir.
  3. Olaya müdahale edilmez ve doğal bir ortam vardır.
  4. Derinlemesine inceleme yapar
  5. Örneklemin evreni çok iyi temsil etmesi gerekir.
  6. Genelleme yapılmaz, olayları anlamaya yöneliktir.
  7. Toplum kültürlerini, inançlarını ve yaşayışlarını araştırır.

B. FENOMENOGRAFİK ARAŞTIRMALAR

  1. Öğrenme farklılıklarını araştırır.
  2. Bireysel farklılıklar önem taşır.
  3. Açık uçlu sorulardan oluşan mülakatlarla veri toplar.
  4. Araştırmacı olaya müdahale etmez.
  5. Bireysel olarak farklı algılara odaklandığı için genelleme amacı gütmez.

C. TARİHSEL ARAŞTIRMALAR

  1. Mevcut eğitim sistemleri ve unsurlarının oluşum veya gelişim süreçlerini inceleyebilir.
  2. Geçmiş ve bugün karşılaştırmasıyla geleceğe yönelik tahminler yürütebilir.
  3. Başka ülkeler veya kültürler gibi bağlamlardaki geçmiş ve bugün incelemeleri ile araştırmacı kendi ülkesindeki gelişimi karşılaştırabilir.
  4. Aynı tarih farklı anlatımlarla sunulabileceği için araştırmacının perspektif ve anlatımı önem kazanır.
  5. Çalışmanın çerçevesi genellikle ikincil kaynaklarla belirlenirken, problemlerin çözümleri birincil kaynaklardan bulunmalıdır.
  6. Eğitim tarihi ile tarih araştırmaları ortak özellikler taşımakla birlikte tamamen aynı disiplinler değildirler.
  7. Eğitim politikaları ve uygulamaları değiştirebilecek sonuçlar sunabilir.

D. DOKÜMAN ANALİZİ

  1. Mevcut bir belgeyi belirli bir ölçüte göre inceler.
  2. Genel tarama veya içerik çözümleme amacıyla yapılabilir.
  3. Politika belirleyicilerin kararlarını etkileyecek sonuçlar verebilir.

E. AKSİYON ARAŞTIRMALARI

  1. Araştırmacı probleme dahildir.
  2. Uygulama esnasında karşılaşılan sorunları araştırır.
  3. Teoride güçlü yönü statükoyu zorlamasıdır ancak pratikte sorgulayamaması zayıf yönüdür.
  4. Daha çok uygumaya yönelik konuları araştırır.
  5. Verilerin toplanması ve analizi döngüsel ve zahmetli bir süreçtir.
  6. Genellikle kolay erişilebilir durum örneklemesi kullandığı için genellenebilirlik özelliği azdır.
  7. Bazen nicel verilerde kulllanabilir.

 

Nicel Araştırma Yöntemleri

Posted In: . Serhat AYDIN tarafından yazılmıştır.

A. Deneysel Araştırma

  1. Kontrol amaçlı yapılır.
  2. Örneklem gruplarından birisine müdahale edilir.
  3. Yapay bir uygulama ortamı oluşturulur.
  4. Sosyal bilimlerde ve özellikle eğitim bilimlerinde uygulanması zordur. Bu yüzden çoğu kez uygulanması daha kolay olan yarı-deneysel tasarım tercih edilir.
  5. Temel varsayımı her olayın sebeb sonuç ilişkileri ile açıklanabileceğidir.
  6. Olayları doğrusal olarak nedensellik kanunları ile açıklamak için bağımsız neden değişkenleri izole edilerek mercek altına alınır.
  7. Deneysel çalışmalar bağımsız değişkenler, bağımlı değişken(ler) ve hipotezler(araştırma, boş hipotez, alternatif hipotez) kullanır. Amaç alternatif hipotezlerin yanlış olduğunu göstererek araştırma hipotezini kanıtlamak yani bağımsız kontrol değişkenlerin etkisini ortaya koymaktır.
  8. Kaliteli deneysel çalışmalar olası tüm alternatif hipotezleri ele alır ve eler.
  9. Geçerlilik ve güvenilirlik çalışması gerektirir.
B. Anket Çalışmaları
  1. Mevcut durumu betimlemek için kullanılır.
  2. Rasgele örneklem kullanarak genelleme yapabilir.
  3. Deneysel çalışmaların ön çalışması olarak kullanılabilir.
  4. Geçerlilik ve güvenilirliğini belirleyen en önemli faktör örneklemin mümkün olduğu kadar büyük olmasıdır.

C. Karşılaştırmalı Çalışmalar

  1. Aynı değişkenin farklı ortamlarda incelenmesidir.
  2. Genellenebilirlik özelliği vardır.
  3. İstatistiksel yöntemler kullanır.
  4. En çok korelasyon durumlarını araştırır.
  5. Sebep - sonuç ilişkilerini araştırabilir.
  6. Deneysel çalışmalara hazırlık olarak yürütülebilir.

D. Ex-post facto çalışmalar

  1. Olay sonrası veya geriye dönük çalışma anlamına gelir.
  2. Var olan şartları inceleyerek, geçmişte olaya neden olabilecek etkenleri araştırır.
  3. Bağımsız değişkenlerin bağımlı değişken(ler) üzerindeki etkilerini araştırır.
  4. Uygulanabilirliği yüksektir.
  5. Deney ve kontrol grupları kullanır.
  6. Deney durumları doğal olarak meydana gelmiş olaylardır. Bu yüzden bazı araştırmacılar tarafından deneysel olmayan araştırmaları deneysel araştırmaya benzetme çabası olarak tanımlanmıştır.
  7. Çalışma öncesinde hipotez belirlenmelidir.
  8. Etik veya başka nedenlerle yapay deney yapma mümkün olmadığı durumlarda kullanılır.